28 Ağustos 2013 Çarşamba

İnci Sözlük Hikayesi - Büfede Gördüğüm Samimiyet

Kızılay’da geziyorum amk öğlen sıcağında susadım böyle büfe tarzı bi yere girdim. bi su bi de kemıl soft verir misin dedim kartı uzattım. yalnız içerisi tıklım tıklım anasını satayım adam çekti karttan şifre istiyo dedi. ben tabi uzağım pos cihazına etrafıma baktım geçilecek gibi değil. lan dedim ne olacaksa olsun dedim içimden ve tüm nefesimi toplayarak şifre iki beş dört altı (telefonda deneyin la baba oğul kutsal ruh ehehe) diye bağırdım. ortalık bir anda sessizleşti. herkesin gözü bir anda üstümde oldu. çekirge sesi geldi hatta o derece.



sessizliği bozan pos makinesinin fişi çıkartma sesiydi amk sonra bu duruma daha fazla dayanamayan bi tane liseli bağırarak kınayt şifresini gözleri yaşlı bir biçimde söyledi. ordan annesinin yanındaki ilk okullu e-okul şifresini annesi ise alıveriş için kocasından aldığı kredi kartının şifresini gözleri yaşlı halde hıçkırıklarla söyledi.bu olanlara dayanamayan, bankacı olduğu her yerinden belli olan takım elbiseli adam bond çantasının şifresini söyledi lan inanabiliyo musunuz adam bond çantasının şifresini söyledi.
herkesin söylediği şifre ayrı bir duygu seli yaşatıyodu piçler her yerinden ergen olduğu belli olan tiki kızlar bile twitter hesabının şifresini söylediler. mossad ajanı bile varmış amk orda oha dedim. merkezle irtibatı kurmak için kullandıkları gizli şifreleme sistemini söylediler lan anasını satayım. bizim özel harekatçılara sıra gelmeden alıp götürdüler herifleri. asosyal olduğu her yerinden belli yağlı saçı sakalı birbirine karışmış ağzının kenarında hala cips kırıntıları duran genç bile sözlük şifresini söyledi. gerçi kısık sesle söyledi amk anlamadık ama olsun lan medeni cesarete bak kolay değil. yaşlı bey amcalar emeklilik hesabını mı dersin bağkur fonunu mu dersin hepsinin şifresini söyledi amk.
artık kimseyle aramızda gizli saklı yoktu hatta bu çok ilgimi çekti la iki sevgili birbirine facebook şifresini verdi amına koyim lan en duygusalı buydu. içerde ne kadar adam varsa artık herkes birbirinin şifresini biliyordu. milli piyango idaresi başkanı da oradaymış la şifreli çekilişin tüyosunu verdi hıçkırıklarla. bu sizin hakkınız dedi ve ayrıldı aramızdan.
oradan bi adam geldi amına koyim yaşlı başlı beyaz saçı sakalı uzamış iyice eski püskü şeyler giymiş vır vır heyecanlı bi şekilde bişeyler anlatıyo bana amına koyim italyanca konuştuğunu anlayabildim sadece. hiç bir şey anlamadım lan herifin kim olduğunu sonradan çaktım anasını satayım. da vinciymiş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder